Psikolojik destek sağlamak




Neyse ki depresyon, gerginlik ya da diğer psikolojik zorluklar için yapıla­bilecek pek çok şey vardır. Bu ne­denle gerek duyduğunuzda yardım istemeniz ve tek başınıza mücadele etmeye çalışmamanız önemlidir. Genellikle insanın kendisini anlayan birileriyle duyguları hakkında konuş­ması en yararlı olanıdır.
Daha ağır depresyon geçiren hastalar, antidepresan ilaçlarla kısa süreli tedaviden yarar görebilir. Sa­kinleştiricilerle kısa süreli tedavi de yoğun gerginlik ve endişede (anksiyete) yararlı olabilir. Yararlı başka tedaviler de vardır. Örneğin bazı hastalar, olumsuz düşüncelerle başetmeyi ve gevşeme tekniklerini öğ­reten bir terapistten yarar görebilir. Ameliyattan sonra vücudun görü­nümüyle ilgili sorunları olan hasta­lar, kendilerine daha olumlu bir gözle bakmayı öğrenebilir. Hastalık ya da tedavi nedeniyle cinsel istek­lerini yitirmiş olanlarda özel psikoseksüel danışmanlık yararlı olabilir. Doktorunuz uygun durumlarda kan­ser tedavisinin bu yönü konusunda uzmanlaşmış bir klinik psikolog ya da psikiyatriste sevk edilmenizi sağlayabilir; size böyle bir hizmet önerilmezse, kendiniz de bunun olanaklı olup olmadığını öğrenebi­lirsiniz.
Kanser merkezlerinde danışman­lık hizmeti giderek ağırlık kazan­maktadır. Ancak bu hizmetlerin iyi niyetli ve istekli gönüllülerden çok, deneyimli personel ya da danışman­lar tarafından verilmesi önemlidir. Bu nedenle kendi başınıza hareket etmektense doktorunuzdan görüş alarak bir danışman bulmanız iyi olur, çünkü yanlış kişiler size yarar­dan çok zarar verebilir. Pek çok has­ta için, hastalığın yaşamları üzerin­deki etkisini değişik açılardan ele al­mak son derece yararlıdır ve hasta­lar bu olanaktan yararlandıktan son­ra kendilerini genellikle çok daha iyi hisseder. Hastanedeki din görevlile­ri de danışmanlık ya da manevi des­tek verebilir.
“Yararlı Adresler” başlıklı bölüm­de yer alan kuruluşlardan duygusal ve pratik destek alınabilir. Ayrıca kanserli hastalara ve aileleri­ne destek ve önerilerde bulunan pek çok yardım kuruluşu da vardır. Bu grupların çoğu, kendileri de kan­ser sorunu yaşamış olan hastalardan oluşmaktadır. Sizinle benzer dene­yimlerden geçmiş olan kişilerle duy­gusal konuları ve gündelik konuları tartışmak iyi olabilir. Ama yine de hiçbir birey ya da aile birbirine tıpa tıp uymaz.
Kansere karşı tepkileriniz sonuç­ta kişilik yapınıza bağlıdır ve kişiliğin değiştirilmesi imkânsızdır. Eğer her zaman gergin biri idiyseniz, bu tür kaygıları bir kenara bırakabilenlere göre hastalığınıza kendinizi kaptırıp, daha fazla korku yaşamanız doğal­dır. Ancak, kanseri yaşamınızın tam ortasına yerleştirmek yerine, yaşa­mınızı sürdürmeye ve kanseri müm­kün olduğunca geri plana itmeye yoğunlaşabilirseniz, pek çok güçlü­ğü daha kolay aşabilirsiniz. Olumlu bir tutum benimsemeye ve her gü­nü doya doya yaşamaya çalışmak denemeye değer.
Pek çok hasta tedaviden birkaç yıl sonra, kanser olmanın öncelikle­rini tekrar gözden geçirmelerine yol açtığını ve hastalığın yaşamları üze­rinde genelde olumlu etkiler yaptı­ğını söylemektedir. Kanserin yarattı­ğı güçlük, bazılarının küçük sorun­lardan daha az kaygı duymalarına ve gerçekten iyi ve anlamlı şeylere yö­nelmelerine yol açar.

0 yorum:

Yorum Gönder

 
Top